alacaforum-Radyo-Sohbet


Join the forum, it's quick and easy

alacaforum-Radyo-Sohbet
alacaforum-Radyo-Sohbet
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ARTIK BURADAYIZ (www.alacaforum.org)span>

En son konular
» MuTLu BiR YuVa İçİn 4 MeKtUp...
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimeSalı Kas. 17, 2009 10:54 am tarafından nehiir

» GÜCÜM YETMİYOR UNUTMAYA.!
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimePtsi Kas. 16, 2009 11:37 pm tarafından mühendisbey

» Klasik Yalanlarımız
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimePtsi Kas. 16, 2009 11:35 pm tarafından mühendisbey

» Tebrik Kartı Böyle Yazılır :D
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimePtsi Kas. 16, 2009 11:35 pm tarafından mühendisbey

» ali ve öğretmenii :)) :D
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimePtsi Kas. 16, 2009 11:35 pm tarafından mühendisbey

» üzüm gözlü güzelim
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimePtsi Kas. 16, 2009 11:27 pm tarafından mühendisbey

» ve veee veeeeee.........
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimePtsi Kas. 16, 2009 11:19 pm tarafından mühendisbey

» ALACA'NIN COGRAFYASI
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimePtsi Kas. 16, 2009 11:18 pm tarafından mühendisbey

» ALACA'NIN SOSYAL YAPISI
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimePtsi Kas. 16, 2009 11:17 pm tarafından mühendisbey

» ALACA'NIN YETİŞTİRDİKLERİ
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimePtsi Kas. 16, 2009 11:17 pm tarafından mühendisbey

» BABA VE KIZLARI
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimePtsi Kas. 16, 2009 10:59 pm tarafından mühendisbey

» Ney - Istanbulda Sabah
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimePtsi Kas. 16, 2009 10:52 pm tarafından mühendisbey

» Yarasanin hikayesi...
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimePtsi Kas. 16, 2009 10:51 pm tarafından mühendisbey

» Beyaz Dilekçe
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimeC.tesi Kas. 14, 2009 2:33 pm tarafından El-Nur

» Tarihe Damga Vuran Aşk Yorumları
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimeC.tesi Kas. 14, 2009 2:31 pm tarafından El-Nur

» Muhsin YAZICIOĞLU
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimeC.tesi Kas. 14, 2009 1:35 pm tarafından adige19

» Hayatın Değerini Bilin
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimeC.tesi Kas. 14, 2009 1:26 pm tarafından adige19

» OLSAYDIM OLSAYDIM
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimeC.tesi Kas. 14, 2009 1:22 pm tarafından adige19

» Sizide Böyle Bekleyen Biri Varmı.
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimeC.tesi Kas. 14, 2009 1:19 pm tarafından adige19

» Öldüren sen yaşatan sen hem
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimeC.tesi Kas. 14, 2009 1:16 pm tarafından adige19

» Fatih Yeşilgül
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimeCuma Kas. 13, 2009 7:03 pm tarafından harbidelikanli

» sen ve ben birgünn
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimeCuma Kas. 13, 2009 1:24 pm tarafından adige19

» Ağlama Durağı
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimeCuma Kas. 13, 2009 9:36 am tarafından nehiir

» Rojin El olmuşum
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimeCuma Kas. 13, 2009 9:23 am tarafından nehiir

» Alaca Resimleri
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimeCuma Kas. 13, 2009 12:12 am tarafından harbidelikanli

» BiLgisayarınızı iLk actıgınız zaman ne yapıyorsunuz
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimePerş. Kas. 12, 2009 11:51 pm tarafından harbidelikanli

» KABENİN SULAR ALTINDAKİ HALİ
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimePerş. Kas. 12, 2009 4:30 pm tarafından sinerenya

» asi ve mavi
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimePerş. Kas. 12, 2009 4:27 pm tarafından alacaforum

» neslihan- aman kalbim
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimePerş. Kas. 12, 2009 4:22 pm tarafından alacaforum

» .....sonsuzluk..dediğin sevdiğin kişinin yanındaa bitmeyen zamandır..
SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER Icon_minitimePerş. Kas. 12, 2009 4:20 pm tarafından alacaforum

Kimler hatta?
Toplam 3 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 3 Misafir

Yok

[ Bütün listeye bak ]


Sitede bugüne kadar en çok 61 kişi Salı Şub. 13, 2024 8:20 am tarihinde online oldu.
Istatistikler
Toplam 29 kayıtlı kullanıcımız var
Son kaydolan kullanıcımız: sadık buğra

Kullanıcılarımız toplam 302 mesaj attılar bunda 151 konu
Sosyal yer imi
Sosyal yer imi reddit      

Sosyal bookmarking sitesinde alacaforum-Radyo-Sohbet adresi saklayın ve paylaşın

Sosyal bookmarking sitesinde alacaforum-Radyo-Sohbet adresi saklayın ve paylaşın


Bağlı değilsiniz. Bağlanın ya da kayıt olun

SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER

3 posters

Aşağa gitmek  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

Admin

Admin
Admin

SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER 20666-fullsize

SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER
Adını vermeye gerek yok. Hem güzelliğine, hem yeteneğine hayran olduğumuz bir genç kadın o. Üstelik pek özendiğimiz tipte bir insan. Sarışın, açık renk gözlü, uzun boylu, giydiği her şeyin yakıştığı, dal gibi ince vücutlu. Bu ülkenin sıradan insanına benzemiyor. Avrupalı ya da Amerikalı gibi. Zaten kendisiyle röportaj yapan da sorulara geçmeden önce, “çok yabancı ve uzak gibi” durduğu saptamasını yapmış. Bu, “yabancı ve uzak gibi” duran insanlara ne kadar özendiğimiz, televizyonları mıza her bakışta görülebilir. Amerikalı zenci (Afrikalı - Amerikalı) yazar Toni Morrison’un “En Mavi Gözler” (The Bluest Eyes) adlı bir romanı vardı. Beyaz bir ailenin sarı saçlı mavi gözlü kızına bakıcılık ettiği için kendi kızına yeterli ilgiyi göstermeyen zenci bir anne anlatılırdı romanda. Kendi kızı Pecola da annesinin sevgisini ve ilgisini kazanmak için sarı saçlı, mavi gözlü olmak gerektiğini düşünür ve sarı saçlara, mavi gözlere sahip olmak için durmaksızın dualar ederdi.

Ülkemiz genel olarak zencilerden oluşmuyor; ama bize de durmaksızın sarı saçlı, mavi ya da yeşil gözlü olma hayalleri kurduruluyor. Televizyonları mıza bakan birinin, bu ülkede yaşayanların boy bos, saç ve göz rengi gibi tipik özellikleriyle ilgili doğru izlenim edinmesi söz konusu bile olamaz. Reklamlarda, dizilerde, hele hele magazin programlarında görünen genç kadınlar (Yaşlı tiplerin “güzel” olması ve sık sık ortalarda görünmesi zaten gerekmez.) yüzde seksen, belki de doksan oranında sarışın, açık renk gözlü, uzun boylu, uzun boylu değilse bile uzun bacaklı (bu çok önemli!) olmak zorunda. Özellikle kadınların değerli ya da önemli olmalarının biricik koşulu güzel olmaları; güzelliğin koşulları ise zaten belli: Sarı saçlar ve mavi gözler…

Kendi saç baş, ten renginden hoşnut olmamanın, her ülkede örneği görülebilecek tipik bir özenme hali olduğu söylenebilir. Halkının geneli sarışın, mavi gözlülerden oluşan kuzey ülkelerinde esmerlerin pek rağbet gördüğü, koyu renk tenlilerin çoğunluğu oluşturduğu kimi ülkelerde, beyaz ten, sarı saç, mavi gözlerin gerçekleşmesi istenen bir düş haline geldiği çok bilinen, çokça dile getirilen bir özellik. Bizdeki tam böyle değil sanki. Daha çok Avrupalı ve Amerikalı olmaya özenme hali. Kendinden hoşnut olmamak, kendisiyle barışık olmamak bireysel düzlemde bir hastalık sayılabilir. Peki, ya toplumsal düzlemde? Kendisi olmaktan nefret eden / ettirilen bir toplumun ruhsal durumu normal sayılabilir mi? Kadınlar için sarı saç, mavi göz sorunsalını rahatça çözebilirsek de erkeklere çare bulmak zor görünüyor. Kara kaşlı, kara gözlü, kara bıyıklı erkeklerin kendi görünümlerinden kurtulup örneğin Bush gibi, akça pakça Amerikan erkeği görünümüne kavuşmaları (cinsiyetlerinden ödün vermeden elbette) pek mümkün görünmüyor. Kadınlar arasında hiç boya sürülmemiş saça sahip olan neredeyse kalmadı. Renkli lensler de istenen göz rengine kavuşma süresini saniyelere indirmekte. Öyleyse erkeklerimizi Türkiyeli gibi görünmekten kurtaramayacak olsak da kadınlarımızın, koşulları belirlenen güzellik standartlarına kavuşması an meselesi. Öyle gibi görünüyor; ancak tam olarak öyle değil. Açık renk gözlerle açık renk saçların gerçeğine sahip olanların havası yine de bir başka. Ayrıca, gözden kaçan bir gerçek daha var: Avrupalı - Amerikalı gibi görünmek, kendini ortalama ülke insanının üzerinde görme hakkı da kazandırıyor kişiye. Son yıllarda sıkça duyduğumuz “beyaz Türk”ün tanımına, ten renginin gerçek anlamdaki beyazlığı da giriyor mu; doğrusu bilmiyorum. Derinin rengi, olmazsa olmaz koşullardan değilse bile, “beyaz Türk” olmayı kolaylaştırıyordur.

Eğer daha önce tanışmamış olsaydım, beyaz Türklerin varlığı konusunda kuşkuya kapılabilirdim. Zaten kısa süre öncesine kadar bu lafın bir fanteziyi anlatmakta olduğundan çok emindim. Ama tanıştım. Bir televizyon programında, canlı yayındaydık. Türkçenin korunması için öngördüğüm koşulları, “Dilini sevmek, kendini sevmek, halkını sevmek…” diye sıralarken hemen yanımda oturan (meğer Beyaz Türk’müş, ne bileyim!) “Nesini seveyim bu halkın, nesini seveyim! Sokaklara tükürmesini mi, töre cinayetlerini mi, 450 lirayla geçinmesini mi? (Bu sonuncusunun da sevilmeme gerekçesi olabileceği kimin aklına gelirdi?) Nesini seveyim?” diye öyle bir patladı ki neye uğradığımı şaşırdım. Programın sonuna kadar bir daha da konuşamadım zaten. Nutkum tutuldu. Meğer beyaz Türkler, kolu kolumuza değecek kadar yakınımızdalarmış ve halk denen bu mikroplu kitleyi sevmediklerini yüksek sesle haykırmaktan geri durmazlarmış.

Sözünü ettiğim röportajda bir kapıcı ailesinde yaşananları nasıl bu kadar iyi bilebildiği sorulmuş sarışın, yeşil gözlü, çok yetenekli o genç ve güzel kadına. O da gazeteci olup da steril kalınamadığından söz etmiş. “İstanbul’da yaşıyorsan ne kadar steril kalabilirsin ki!” diye eklemiş. İşte, arka arkaya geçen bu iki “steril” sözcüğüdür bu yazının yazılmasına neden olan. Kapıcı ailesi örneğindeki gibi, halktan insanların, halkın yani, mikrop gibi görüldüğünü ele veren çok açıklayıcı bir sözcük bu “steril”. Tek sözcük olduğuna kanılmasın; tek sözcük; ama çok konuşkan. Neler neler söylemiyor ki: Böyle, kapıcı ailesi gibi halktan kişilere hiç bulaşmamak gerektiğini söylüyor sözgelimi. Ama ne yazık ki, meslek icabı, bulaşılıyor. Elit bir çevrede, elit insanlar arasında (Bu “elit” sözcüğü de röportajda geçiyor. Benim kullandığım sözcüklerden biri değil.) hiçbir tehlikeye maruz kalmadan, gönül rahatlığıyla yaşamak varken, insanın elit olmayan insanları tanıması değil, onları hayal ederek aralarında geçebilecek olaylar kurgulaması bile mikrop kapmasına yol açabilir. Dikkatli olmak gerek.

Ne zamandır halktan iğrenir oldu bu insanlar? Elit çevreler var, bir de mikrop saçan değil, mikrobun ta kendisi olan, insanı steril bırakmayan, kirleten çevreler var. Kimi televizyon görevlileri, kameraları omuzlayıp halka çeşitli konularda düşüncesini sormaya başladı mı bu çekimlerin ana haber bültenlerinde hangi başlıkla sunulduğunu da anımsatmak gerekir mi? “Bakalım sokaktaki insan bu konuda ne diyor?” Hiç yadırgamıyoruz “sokaktaki insan” lafını. “Halk”ın yeni adı, “sokaktaki insan” ya da “sokaktaki adam”. Onlar hep öyle sokaklarda dolaştıkları için mikroplu oluyorlar işte. “Elit” çevrelerden gelenlerin sokaktaki adamla iletişim kurmak istememesinde anlaşılmayacak ne var? Steril kalmak varken sokak insanlarıyla muhatap olup mikrop mu kapsınlar? Üstelik ten renkleri beyaz olmadığı gibi, çoğu sarı saçlı, renkli gözlü de değil ne yazık ki! Amerikalıya benzer bir tipleri yoksa mikroplu olma riskleri de yüksek oluyor haliyle. Büyükçe bir bölümünün asgari ücretle geçindiği dikkate alındığında bunların renkli lens alacak paraları bile bulunmayabiliyor.

Amerikalı beyaz efendilerine benzemek için çırpınan, halkından utanan, hatta mikrop kapan, kendisi olmaktan şiddetle ve ısrarla kaçanlar, kimliksiz ve kişiliksiz bir toplum yaratmaya çalışmıyorlarsa gayet anlamsız bir uğraş içindeler. Çabalarını anlamlı kılabilecek tek amaç bu olabilir: Kişiliksiz ve kimliksiz bir toplum yaratmak. Böyle bir toplumdan kendi ülkesinin kültürel değerlerini korumasını bekleyemezsiniz. Kendisi olmaktan hoşnut kalmasını, kendi değerlerine sahip çıkmasını, onları benimsemesini ve savunmasını; onurlu ve omurgalı bir duruş içinde olmasını bekleyemezsiniz. Ne beklersiniz? Eğer mavi gözler ve sarı saçlarla gelecekse sömürüye alkış tutmasını, beyaz efendilerine benzerliği arttıkça kendini mutlu huzurlu hissetmesini, itirazsız bir köle ruhuna kavuşmasını bekleyebilirsiniz. Eğer meydanı beyaz Türklere bırakmak istemiyorsak önümüzde iki yol var: Ya esmer tenin, kumral saçın, tıknaz bedenin, kara ve ela gözün anlamlı bir güzellik demek olduğuna inanıp kendimiz olmaya çalışalım; kendimizle barışıp, kendi özelliklerimize, güzelliklerimize sahip çıkalım ya da Pecola gibi sarı saçlara ve mavi gözlere sahip olmak için elbirliğiyle dua edelim.



Feyza Hepçilingirler


SARI SAÇLAR, RENKLİ GÖZLER, STERİL GÜZELLİKLER 23772-fullsize

http://alacaforum.benimforum.org

El-Nur

El-Nur

ama ne yapıyım ben de çok seviyorum mavişleri Very Happy

sinerenya

sinerenya

Feyza Hepçilingirler'de kimmiş??
Kadın amma dertliymiş yahu..Smile

http://www.burcfm.com

Sayfa başına dön  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz